23 Aralık 2007 Pazar

Kalite denetimleri ve Belgelendirme

Merhaba;

Bayram dolayısıyla yazılarımıza biraz ara vermek zorunda kaldık. Genelde köşe yazarları birkaç gün yazmayınca bu şekilde bir not düşerler yazıya başlamadan önce.Ben de böyle yazayım dedim. Yani yavaş yavaş kendimi birşeyler yapma hevesine girmişin farkında olmadan:)) Şu ana kadar sayfamı da benden ve birkaç arkadaşlarıma rica sonucu dosttan başka kimse okumadı ama ben yine de büyük tirajlı bir gazetenin köşe yazarı gibi davranmaya bir süre devam edeceğim:))

Bu arada sayın KARAÇAM ile bugün yüzyüze görüşme fısatı buldum ,sağolsun blogdaki çağrıma kulak vermiş(mecburen:) ve yazılarıyla tecrübelerini ara ara bizlerle paylaşacak.
Yazımın başlığında yazdığım gibi bugün hastanelerde uygulanan kalite sistemlerinden ve süreçlerinden biraz bahsetmek istiyorum. Öyle detay teknik konulardan bahsedecek değilim zaten istesemde o kadar bilgim yok malesef. Eeee işi uzmanına bırakmak gerekir. Ben sadece hastanelerde süregelen kalite çalışmaları daha doğrusu koşturmalarına değinmek istiyorum. Koşuşturma diyorum çünkü benim gözlem ve görüşüm hastanelerde; özel- kamu farketmeksizin kalite süreci bir koşuşturma havasında geçiyor. İşi sahiplenen bir kaç kişi, yönetim katılımı da olacak ya, tepe yönetimden gelen kalite işine önem verin yoksa... yazılı detay mesajlarla insanlar bir koşuşturmaya giriyor ve ardından konuşma ve yazışmalar, haftaya geliyorlar,yarın buradalar şeklinde devam ediyor.

Sonra bir ekip geliyor ,denetimler yapılıyor ,gözlemler paylaşılıyor ve ardından ekip gidiyor. Ve sonra; çok şükür bitti!!, gttiler sonunda ,çok uğraştık ama, şeklinde devam eden cümleler.

Yani kalite yolculuğu derler ya; aslında hakikaten tam bir yolculuk; belgelendirmeyi verecek kişilerin gelmesine kadar devam edip,gitmesiyle son bulan bir yolculuk. Aslında tabii ki böyle değil ve bu işi gerçek anlamda yönetimin ve stratejilerinin bir parçası yapmış fazlasıyla kurum ve kuruluş elbette ki ülkemizde mevcut ve onların kalite yolculuğu devamlı gelişerek ve geliştirerek devam eden sonsuz bir yolculuk. Ama bazıları için ise başlangıcı ve sonu olan ve kağıdı duvara astıktan sonra biten kısa bir yolculuk.
Dedim ya başlangıçta da bu konuda kesinlikle hep böyledir demiyorum sadece kendi deneyimlerimden gözlemlerimi paylaşmaya çalışıyorum.
Neden bu yazıyı yazmayı istediğime gelince, sadece birkaç yıl öncesine kadar sadece özel hastanelerin ilgisini çeken JCI(Joınt Commıssıon Internatıonal) belgelendirmesi son birkaç yılda kamu hastaneleri ile üniversite hastanelerinin de ilgisini çekmeye başladı ve hatta Sağlık Bakanlığı'nda bu konu için bildiğim kadarıyla bir koordinatörlük bile kuruldu. Aslında tüm hastanelerimizin Dünya'nın geçerli standartlerına göre belgelendirilmesi guru verici ama diğer tarafran da hala hasta bakımında başlangıç düzeyinde olan yerlerde bile bu belgeleri görebilecek olmamız insanda bir ACABA şüphesi uyandırmıyor değil malesef. İnsan düşünmeden edemiyor malesef. Bu konuda ilerleyen zamanlarda bir kaç söz daha söylemek isterim tabii ki.

Herkese iyi bayramlar diliyorum

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Değerli arkadaşım;

Kalite ile ilgili yazmışken bir kaç cümle etmeden duramazdım :)

Ne yazık ki bu çizdiğin tablo, sadece sağlıkta değil; her tip sektörde,her tip organizasyonda ve her tip belgelendirmede yaşanabiliyor..Ben, bu süreçte bir çok farklı rol üstlenmiş biri olarak öyle olaylara tanıklık ettim ki, tarif etmek zor...(en ucuz, en çabuk,en kolay nasıl belge alırım ??) Yine de haksızlık etmeyelim...Ben, kalite sistem çalışmalarının bir çok şeye vesile olduğuna, bir kültür yerleştirmeye yardım ettiğine ve ''gerçekten'' işe yaradığına da inanıyorum...Yukarıda sıralamaya çalıştığım farklı dünyalarda süre, para,iş gücü,mide ağrısı vb. değişmesine rağmen; alt yapı oluşturduğunu düşünüyorum...Hele ki doğru kullanılıp, doğru uygulandığında; süreçlerin performanslarını izlemek, neyi takip edersem bu işi daha iyi yaptığımı anlarım sorgusuna girişmek, maliyetli hataları azaltmaya başlamak sistem içindeki kişilerin de motivasyonunu arttırıp katma değeri yükseltiyor...Ölçülebilir kalemler ortaya çıkıp; hedef karşılaştırması vb. yapmaya başlandığında ise (özellikle patronların :)) değme keyfine...:)
Sağlıkta, evet, bu belki nispeten daha zor...Sistem içine alınacak enstrüman her açıdan çok çeşitli ...Makina ve insan yoğun ve 24saat hassas dengeler üzerine kurulu...İşte, bu noktada; neye ihtiyaç duyulduğu; standartlar üzerinde kurulacak hakimiyet ve (ne kadar paran olduğu- hayır- şaka) organizasyonun bilinç düzeyi devreye giriyor...
Aslında yazılacak çok şey var; yine de tetkiklerden önce heyecanlanmanın da bir sakıncası yok bence; işin ciddiyetini arttırır; yayılımın sağlanmasına destek olur; (egosu yüksek tetkikçilerin hoşuna gider :)) rutin günlere biraz hareket gelir...:)